İmparatorluğun Şafağında Ertuğrul Gazi-Mehmet Fatih Oruç
İMPARATORLUĞUN ŞAFAĞINDA
ERTUĞRUL GAZİ
Osmanlı İmparatorluğu, 623 yıl devam eden ve hanedanlık ile yönetilen en uzun ömürlü cihanşümul bir devlettir. Osmanlı İmparatorluğu’nun bu kadar uzun ömürlü olmasının ve küçük bir beylik iken üç kıtaya hükmeden bir imparatorluk hâline gelmesinin birçok sebebi vardır. Her şeyden önce Osmanlılar, muazzam güç ve kudretlerinin yanında, gümünüzde film, dizi ve yazılı medya yoluyla anlatıldığı gibi gurura, kibre, debdebeye ve dünyevi arzulara değil, tevazuya, sadeliğe ve İslamiyet’in emirlerine önem verdiler. Zaten devletin kurucusu olan Osman Gazi’nin vasiyeti de bu zihniyetin temelini anlatır niteliktedir:
"Sakın orduya ve zenginliğe mağrur olma! Hakiki âlim ve ariflere hürmet edip sarayında onlara yer ver. Benim hâlimi örnek al! Hiç lâyık olmadığım hâlde bunlara hürmet ettiğim için bu duruma geldim. Allahü Teâlâ’nın nice ihsanlarına kavuştum. Müslümanları ve sana itaat eden gayr-i müslim kimseleri himâye et! Devletin parasını, israf eyleme, ihtiyaçların dışında harcama! Senden sonra geleceklere de aynı nasihatte bulun! Daima adalet ile hükmet!”
İşte Osmanlı budur. Osmanlının özü, aslı budur. Bu hususlar bilinmezse Osmanlı anlaşılmamış olur. Bu eserde, Osmanlının bu yönü ortaya çıkarılıyor. "Bir Devrandı Rüya Gibié serisinin ilk hikâyesi, Osmanlı İmparatorluğu’nun temelinin atılmasına vesile olan bir hadise ile başlamaktadır. İmparatorluğun kurucusu Osman Gazi’nin babası Ertuğrul Gazi’nin, Söğüt havalisine nasıl geldiğini ve başından geçenleri anlatmaktadır.